Kaynakça:
- Beck, A. T. (1976). Cognitive Therapy and the Emotional Disorders. New York: International Universities Press.
- Hofmann, S. G., Asnaani, A., Vonk, I. J., Sawyer, A. T., & Fang, A. (2012). The Efficacy of Cognitive Behavioral Therapy: A Review of Meta-analyses. Cognitive Therapy and Research, 36(5), 427-440.
- Dobson, K. S. (2001). Handbook of Cognitive-Behavioral Therapies. New York: The Guilford Press.
- Padesky, C. A., & Mooney, K. A. (1990). Clinical Applications of Cognitive Therapy: Cognitive Therapy and the Treatment of Depression. New York: The Guilford Press.
- Salkovskis, P. M. (1991). The Cognitive-Behavioral Treatment of Obsessive-Compulsive Disorder. Behaviour Research and Therapy, 29(6), 657-668.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), bireylerin olumsuz düşünce biçimlerini, inançlarını ve davranışlarını tanımlayıp değiştirmeye yönelik bir terapi türüdür. Bu terapi, kişinin zihinsel süreçlerini ve duygusal tepkilerini anlamasına ve yönetmesine yardımcı olarak, kişinin hayatındaki çeşitli ruhsal sorunları çözmesine odaklanır. BDT, özellikle depresyon, anksiyete bozuklukları, obsezif kompulsif bozukluk (OKB), fobi gibi sorunlar üzerinde etkilidir.
BDT’nin temeli, insanların düşüncelerinin duygusal durumlarını ve davranışlarını etkilediği inancına dayanır. Bu terapide, olumsuz düşünce ve inançların kişilerde kaygı, depresyon, stres gibi problemlere yol açtığı kabul edilir. Bu düşünceler ise, genellikle otomatik, yaygın ve distorsiyonlu (bozuk) düşüncelerdir. BDT’nin amacı, bireylerin bu bozuk düşünce kalıplarını fark etmeleri, değerlendirmeleri ve değiştirmeleridir.
BDT’nin Temel İlkeleri
Problem Çözme ve Beceri Kazanımı: Terapistler, danışanlarına problem çözme teknikleri, stres yönetimi, gevşeme yöntemleri ve sosyal beceriler gibi çeşitli pratik beceriler öğretirler.
Düşünceler, Duyguları ve Davranışları Etkiler: BDT’nin temel anlayışı, bir kişinin düşünce tarzının, duygusal ve davranışsal durumlarını doğrudan etkilediğidir. Örneğin, bir kişi olumsuz bir düşünceye sahip olduğunda (örneğin, “Kimse beni sevmez”), bu düşünce kaygı ve depresyon gibi duygusal yanıtları tetikleyebilir. Bu da kişinin sosyal ortamlardan kaçmasına veya yalnız kalmaya sebep olabilir.
Otomatik Düşünceler: BDT’de, insanların sıkça karşılaştıkları otomatik düşünceler üzerinde çalışılır. Bu düşünceler, genellikle hızlı ve bilinçli olmadan ortaya çıkar ve bireylerin çevrelerine dair olumsuz bir algı geliştirmelerine yol açar. Terapistler, bu düşünceleri fark etmeyi ve test etmeyi öğretirler.
Düşünce-Davranış Bağlantısı: BDT, bireylerin negatif düşüncelerinin sadece duygusal durumları değil, aynı zamanda davranışları üzerinde de etkisi olduğunu vurgular. Kişi, olumsuz düşünceleri nedeniyle kaçınma veya aşırı kontrol davranışları sergileyebilir.
Yapılandırılmış ve Kısa Süreli Olma: BDT, genellikle kısa süreli ve yapılandırılmış bir terapi süreci sunar. Bu, belirli hedeflere yönelik bir yaklaşım olup, terapist ve danışan arasında aktif bir işbirliği gerektirir.
BDT’nin Uygulama Süreci
Bilişsel Davranışçı Terapi süreci, belirli bir hedefe yöneliktir ve genellikle şu adımları içerir:
- Değerlendirme ve Hedef Belirleme: Terapist, danışanın şikayetlerini ve sorunlarını belirler. Bu aşamada, danışanın düşünce tarzı ve genel psikolojik durumu değerlendirilir.
- Otomatik Düşünceleri Tanıma: Terapist, danışana otomatik düşüncelerini fark etme ve kaydederek bunları inceleme pratiği yaptırır. Bu düşünceler genellikle olumsuz, abartılı ve distorsiyonludur.
- Düşünceleri Test Etme ve Yeniden Yapılandırma: Danışan, düşüncelerinin doğruluğunu sorgulamaya başlar. Terapist, bu düşünceleri test etme ve daha gerçekçi, sağlıklı düşüncelerle değiştirme teknikleri kullanır. Bu aşama, düşüncelerin değiştirilmesi ve daha uyumlu, sağlıklı düşünce kalıplarının oluşturulmasını sağlar.
- Davranış Değişikliği: BDT, sadece düşünceleri değil, davranışları da değiştirir. Davranışsal teknikler kullanılarak, danışanın daha sağlıklı, verimli ve uyumlu davranışlar sergilemesi sağlanır. Bu, sistematik duyarsızlaştırma, maruz bırakma terapisi veya davranışsal deneme gibi teknikleri içerebilir.
- Genelleme ve Pekiştirme: Terapinin son aşamalarında, bireylerin öğrendikleri becerilerin gerçek hayatta uygulanması sağlanır. Bu beceriler genelleştirilir ve pekiştirilir, böylece birey, terapi sonrası da başa çıkma stratejilerini sürdürebilir.
BDT Teknikleri
BDT, birçok farklı teknikten faydalanır. Bu teknikler, danışanın düşünsel ve davranışsal yanıtlarını değiştirmeye yöneliktir. Başlıca teknikler şunlardır:
- Bilişsel Yeniden Yapılandırma: Bu teknik, olumsuz düşüncelerin yerini daha gerçekçi, olumlu düşüncelerle değiştirmeye yöneliktir. Danışan, düşüncelerini sorgular ve alternatif düşünceler geliştirir.
- Davranışsal Denemeler: Danışanın, belirli bir düşüncesinin doğruluğunu test etmesi için davranışsal deneyler yapması teşvik edilir. Bu teknik, düşüncelerin somut verilerle test edilmesini sağlar.
- Maruz Bırakma Terapisi: Anksiyete veya fobi gibi durumlar için kullanılan bir tekniktir. Danışan, korktuğu duruma ya da objeye kontrollü bir şekilde maruz bırakılır. Zamanla, kişi bu durumu daha az korkutucu bulur.
BDT’nin Etkililiği
Bilişsel Davranışçı Terapi, birçok psikolojik sorun üzerinde etkili bir tedavi yöntemi olarak kabul edilmektedir. Değişik araştırmalar, BDT’nin özellikle depresyon, anksiyete bozuklukları, panik ataklar, post-travmatik stres bozukluğu (PTSB) ve OKB gibi rahatsızlıklar üzerinde etkili olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca, bu terapinin uzun süreli faydalar sağladığı, kişilerin terapiden sonra da başa çıkma stratejilerini sürdürebildikleri bildirilmiştir.
Özellikle son yıllarda, BDT’nin dijitalleşen dünyada online terapi formatında da oldukça başarılı olduğu gösterilmiştir. Bu, terapiye erişimi zor olan bireyler için önemli bir avantaj sağlamaktadır.
“İnsanın en büyük gücü, kendi hayatını şekillendirme yeteneğidir.”
-Carl Jung